Bu Blogda Ara

24.9.09

Peynirli Künefe



künefe deyince elbette Antakya akla gelir tarifide Antakyalılar'dan almak gerekir :D
Bende bir Anteke'li (Antakya şivesi ) olarak tarif verebilirim demektir.

not: miktar olarak şuanda yazamıyorum ama anneme sorup daha sonra güncelleyeceğim söz.

Malzemeler:
Tel kadayıf
Künefe Peyniri
Tereyağı
Şeker
Su

Güzel olanı tel kadayıf ve peynirin hataydan gelmesidir ama bulanmadığı durumlarda marketlerde satılan tel kadayıf ve dil peyniri ilede yapılabilir.

Yapılışı:

Antakya'da neredeyse her evde bakırdan yapılma künefe tepsisi vardır. Anlıcağınız herşeyi özeldir bu tatlının. Ama dert etmeyin dışarıda yaşan biz gibi garibanlar künefeyi teflon tavada yapıyoruz, oda iş görüyor. Hatta daha kolay olduğu için teyzem anneme İstanbul'dan Karadenizliler'in hamsi tavasından aldı. Annemde onda yapıyor.

evet devam edelim, kadayıfa eritilen tereyağı yedirilir ve kadayıf küçük küçük kırılır (tahtada ince ince kıyıladabilir). tava/tepsi terayağı ile yağlanır. malzeme 2 ye bölünür. yarısı tepsiye/tavaya basılır. üzerine peynir ufalanır ve hertafa eşit olacak şekilde yerleştirilir. kadayıfın 2. yarısı peynirin üzerine eşit şekilde serpilerek basılır. orta ateşte tava/tepsi çevrile çevrile künefenin bir yüzü pişirilir. dikkatli bir şekilde bir tepsi yardımı ile künefe ters yüz edilerek diğer yüzü alta getirilir.

(buna Antakya'da künefeyi atmak denir. bir tepsi yarımıyla çevrilmez künefe. bu işin ustaları tepsiyi şöyle bir sallayıp hop diye attımı künefe çevrilmiş olur. tabi bazen kazara künefe 2 yede katlabailir :D, genelde bir misafir geldiğinde babacığımın talihsizliğidir katlanıverir künefe. sonra anneciğim kevgirlerle düzeltir ama sinir küpü olmuştur.)

nerde kalmıştık, evet 2. taratfa pişirilir. bir taraftan su ve şeker karışımı şerbet hazırlanır. şerbetin kıvamı kaşıkla kontrol edilir, eğer kaşıktaki son damla hemen damlamıyor uzuyorsa (Antakya'da buna sünüyorsa denir) olmuş demektir. Ya şerbet ılık yada künefe ılık olacak şekilde ayarlanır. ikiside sıcak değil dikkat. son hamle şerbet ile künefe buluşturulur. ve sıcak sıcak servis edilir.

dilimleri ayırmaya çalışırken harika künefe peynirimizin marifeti ortaya çıkar, peynirler süner.



afiyet olsun....
not: dikkatinizi çekerim Antakya künefesi fırında pişirilmez, fırında verilen tarifler Antakya'ya has değildir
Şenay hocam künefe yapımının her aşamasını çok güzel resimlemiş sağolsun, görünce bende kaynak olarak göstersem çok iyi olacak diye düşündüm :


12.9.09

Günün İftar Menüsü

Bugünkü misafirlerim yeni evli 2 arkadaşım ve eşleri idi. Çok keyifli bir akşam geçirdik. Eşlerinde iyi bir iletişim kurmaları bizi sevindirdi. ailecek görüşmek dilekleri ile misafirlerimizi uğurladık.

Akrabalardan uzak, yoğun iş hayatı içinde insan samimi dostluklar kurabileceği, teklifsiz gidip gelebileceği, ailecek görüşebileceği ilişkilere ne kadar çok ihtiyacı duyuyor. Richard Bach, Hiç Hir Şey Rastlantı Değil adlı kitabında şöyle diyordu: "Dost denilen şeye şükürler olsun." Kesinlikle katılıyorum.

işte bu günün menüsü:

Mantılı Çorba- Yeteri kadar su, içine haşlanmış buğday (Yarma) varsa haşlanmış nohut koyarak kaynatıyoruz. Buğday yoksa pirinçte olur. Kaynayan suya kıvamı yetecek kadar tuzlu yoğurt koyuyoruz. Bir iki taşım kaynadıktan sonra içine mantıları atıyoruz. Mantılar suyun yüzüne çıkana kadar pişiriyoruz. Üzerine yağ yakıyoruz ve nane koyarak süslüyoruz.

tuzlu yoğurt bizim için vazgeçilmezdir. Taze yoğurtla yapılan bütün çorbalarda kullanırız, ayrıca boranye (borani- ıspanaklı yada kabaklısı olur) de ve kahvaltıda (zeytinyağlı, baharatlı olabildiği gibi, yağ ve biber salçası ile kavurarakda harika olur) kullanırız.

Fırın Poşetinde Tavuk- Tavuk butları ve patates terbiyelenir. Terbiye için 1 kaşık taze yoğurt (taze yoğurt deme ihtiyacı hissettim çünkü bizde yoğurt deyince tuzlu yoğurtta akla gelir :D), zeytinyağı, soğan (yarım ay şeklinde kalın kalın), sarımsak ve baharatlar (kekik-zahter-, nane, kimyon, karabiber, toz biber) karışıtırılır. tavuklar ve patates bu bu terbiye içinde en az 1 saat buzdolabında bekletilir. Daha sonra fırın poşetine az unlanarak içine malzeme yerleştirilir, poşetin üzerinde birkaç delik açılır ve 200 derecede pişirilir.

Pilav
Taze Fasulye
Marul Salatası
Şeftali Kompostosu

Sodalı Börek- Oktayustam.com-Sodalı Börek, ellerine sağlık Oktay ustam, harika oldu, su böreği tadında çok güzel bir börek, gayette basit.

İncirli Tatlı- tarif Vildan hocamdan, oda internetten almış ama tam kaynağı bilmiyorum. Benzer bir tarif oktayustam.com'da var.

Malzemeler:

Kek:

6 adet kuru incir, suda ıslatılmış, ufak doğranmış
1 su bardağı ceviz içi
1 su bardağı toz şeker
1 su bardağı un
3 yumurta
1 paket (1tatlı kaşığı) kabartma tozu

Şerbeti:

1,5 su bardağı su
1 yemek kaşığı nescafe
yarım su bardağı toz şeker

Muhallebi:

2 yemek kaşığı nişasta
2 yemek kaşığı un
1lt süt
5 yemek kaşığı toz şeker
inmeye yakın 50gr tereyağı
piştikten sonra 1 poşet toz krem şanti

Hazırlanması:

1-Kek için yumurta ve şekeri çırpın, cevizi, unu, kabartma tozunu ekleyip karıştırın. En son inciri ekleyip dikdörtgen borcama dökün (küçük bir borcam değil orta büyüklükte olsun, ben biraz küçüğe koymuşum, kalın oldu ve içinin pişmesi zor oldu) ve 160C de pişirin (incirden dolayı düşük ısıda pişmesi gerekiyor).
2-Pişerken krem şanti haricindeki malzemelerle muhallebiyi yapın. Piştikten 5 dakika sonra 1 poşet toz krem şantiyi ekleyip mikserle çırpın.
3-Kek piştikten sonra 3-4 dak. havalandırın. Şerbet malzemelerini karıştırıp (pişirmeden) kekin üzerine dökün. 5 dakika sonra muhallebiyi üzerine yayın, buzdolabında 2-3 saat bekletin.

NOT: ben krem şanti koymuyorum. :) (Vildan koymuyormuş bende koymadım bugün vakit yoktu :D, ama konsa güzel olur)

7.9.09

İki Fıkra- iki hakikat

Juan, motosikleti ile Meksika sınırına gelir. Arkasındaki iki büyük çantayı gören sınır polisi şüphelenir ve içinde ne olduğunu sorar . Juan: 'Yalnızca kum', diye yanıt verince polis: - Aç bakalım çantaları, der. Juan çantaları açar, polis didik didik kontrol etmesine rağmen kumdan başka birşey bulamaz çantada !Bununla yetinmeyen polis, gece yarısına kadar kumu her tür tahlilden geçirtir ancak saf kumdan başka birşey yoktur ! Polis, çantalarını Juan'a geri verir ve sınırdan geçmesine izin verir.

Ertesi gün Juan motosikletinin arkasında iki büyük çantayla tekrar sınırda belirir. Polis Juan'ı gene durdurur, didik didik arar, bir şey bulamaz ve Juan'ı serbest bırakmak zorunda kalır. Bu olay, polis emekli olana dek yıllarca devam eder !

Bir gün emekli polis Meksika'da bir barda otururken Juan'ın içeri girdiğini görür ve derhal yakasına yapışır; - Senin yıllardır bir şeyler kaçırdığından eminim. Çıldıracağım... Geceleri uyku uyuyamıyordum senin yüzünden. Lütfen anlat bana ne kaçırdığını.
Aramızda kalacağına emin olabilirsin.

Juan gülümseyerek yanıtlar: 'Motosiklet'

DETAYLA BOĞUŞURKEN ÖZÜ KAÇIRMAYALIM :)

********************************************************

ESAS AKIL

Bir akıl hastanesini ziyareti sırasında, adamın biri sorar:- Bir insanın akıl hastanesine yatıp yatmayacağını nasıl belirliyorsunuz?

Doktor:

- Bir kuveti su ile dolduruyoruz. Sonra hastaya üç şey veriyoruz. Bir kaşık, bir fincan ve bir kova. Sonrada kişiye küveti nasıl boşaltmayı tercih ettiğini soruyoruz. Siz ne yapardınız?



Adam:

- Ooo ! Anladım. Normal bir insan kovayı tercih eder. Çünkü kova kaşık ve fincandan büyük.

- Hayır, der doktor.Normal bir insan küvetin tıpasını çeker.

BİZE SUNULANLARIN DIŞINDA DA ÇÖZÜM BULABİLMEKTİR AKIL :)

Bugünün iftar menusu

Bugün iftarda misafirlerim (eşimin ve benim hocalarımız) vardı, hazırlığa dünden başladım :)

işte menum:

Mercimek Çorbası-kaynak: oktayustam.com-Havuçlu Patetesli Mercimek çorbası
yalnız havuç yoktu koymadım birde ben baharat olarak kimyonda koyarım mercimek çorbasına farklı bir tat veriyor, tavsiye ederim. Birde suyunu koyunca biraz limon tuzu yada limon suyu koyarsanzı çorba sarı oluyor.

Zeytinyağlı Barbunya- kaynak: oktayustam.com-Barbunya Pilaki
salçayı nerde koyacağımızı tarifte söylememişler, bende koymadım :D

Rulo (Dalyan, Rosto) Köfte - kaynak:Polimer Grubu Heryerde- Rulo Köfte
galeta unu yoktu, ekmek içi koydum.

Pilav-

Mevsim Salatası-

Güllaç-

Patetesli Rulo Börek: kaynak-Lezzet Gemisi- Patatesli Rulo Börek
bir rulo ile (3 yufka) dilim kalınlığına göre değişsede en az 20 dilim çıkıyor.

Zeytinyağlı Sebze Sote: kaynak - Emine Abla :D. perşembe günü bir iftara davaetli idim, oradaki abla yapmıştı ve hepimizin çok hoşuna gitti. tabi hemen tarifi aldık, bende bugün yaptım. benim de misafirim çok beğendi. işte tarifi:

Sebzeler (Kabak, Patlıcan, Kırmızı Biber), 10 cm uzunluğunda, yarım cm kalınlığında ince dilimlenir. bu dilimler tekrardan ince ince dilimlenir. anlıcağınız sebzelerden 1,5 kibrit boyunda, 2 kibrit genişliğinde ince dilimler elde ediyoruz.

herbir sebzeyi ayrı ayrı az bir zeytinyağı ile harlı ateşte öldürüyoruz-soteliyoruz. Tüm sebzeyi karıştırıp biraz limon, tuz ve yine az zeytinyağı koyuyoruz. Ve maydonoz da doğrayarak süslüyoruz ve servis ediyoruz. soğuk olması iyi olur. yemekten önce yapıp dolapta bekletmek tadını güzelleştiriyor.

not: resim koyamadığım için özür dilerim, malesef iftar telaşından çekemedim.

Afiyet olsun...

4.9.09

Okmeydanı Ağız ve Diş Hastalıkları Hastanesi

Geçen bir arkadaş eşime bu hastaneden bahsetmiş. Hemen internetten araştırdık. Hem hastanenin sitesi, hemde gittiğimde hastanenin çalışması yüzümde bir tebessüm oluşturdu. Türkiyede sağlık alanında iyi hizmetler verilmeye başlandığını gösteren bir örnek oldu.

şimdi benim hoşuma giden yanlar:

1- internet sitesinde gayet açıklayıcı bilgiler mevcut, mesala ssk lı olarak memur olarak hastaneye başvururken yanında olması gereken evraklar bilgisi var, hastanede işleyişi anlatan bir yazı var, fiş almanız gerektiğ, randevu kartı düzenlendiği vs vs
2- online randevu imkanı var, ki sadece tc kimlik numaranızı yazıyorsunuz, sistem sizi oatamatik tanıyor ve istediğiniz saate randevuyu alabiliyorsunuz.
3- hastaneye gittiğinizde tckimlik nolu nufus cüzdanınızı veriyorsunuz zaten randevunuzda var, size hemen bir sıra numarası veriyorlar.
4- hekim seçme şansınız var, ben XX doktorunu istiyprum diyorsanız size ondan bir sıra veriyorlar.
5- hiç sıra beklemeden hemen muayene olduk (tabi özel istekle çok yoğun bir doktora düşmedi iseniz)
6- çok öenmli bir noktasıda bu hastene sadece agız ve diş sağlığına bakıyor. yani bir ihtisaslaşma mevcut.

eksi yanları ise:
1- internet sitesinde nasıl gidilir daha net anlatılabilir. zira metrobuüsten inince hemen karşınızda.
2- biraz kalabalıktı (ama bununda istanbulda tek bir hasten olduğunuz düşünürsek yine de boş sayılırdı ki biz hiç beklemedik.)
3- diş çekimi için 1 hafta, dolgu için 2 ay sonraya randevu verdiler, bu biraz sıkıntı. gerçi çekimden sonra dolgu için belkide ağız içinin iyileşmesi lazımdır onu tam bilemiyorum

iyisiyle kötüsüyle yetkililere bu hastene için teşekkür ediyorum, en yakın zamanda sayılarının artmasını temenni ediyorum.

Hastanenin web sayfası: http://www.istanbulagizdis.gov.tr/

nasıl gidilir: Metrobüs SSK hastenesi durağında inilir. Avcılar yönüne giderken solda, mecidiyeköy yönüne giderken sağda kalır. durakta inip köprüden yana geçildiğinde zaten hemen hastanenin girişini görmüş oluyorsunuz. Okmeydanı SSK hastanesinin karşısında.





herkese sağlıklı günler

2.9.09

Alacakaranlık- Twilight








Filmin Özeti:

Annesiyle birlikte Phoenix’te yaşayan Isabelle “Bella” Swan, annesinin başka bir adamla evlenmesi üzerine babasının yanına Washington’ın Fork kasabasına taşınır. Edward ise, küçük kasabasında yıllardan beri ailesiyle yaşayan bir vampirdir. Uzun süre vampir kimliklerini saklamış olan aile, insan kanı içmeden, insanlara zarar vermeden sakin bir hayat sürmektedirler.

Yeni başladığı okulunda tanıştığı Edward’a aşık olan Bella, bir süre sonra Edward’ın vampir olduğunu öğrenmesine rağmen ondan vazgeçemez. İkili arasında tehlikeli ve tutkulu bir ilişki başlar. Çok geçmeden ortaya çıkan Cullens Ailesi’nin düşmanları Edward’ın zayıf noktasına saldıracaktır, yani Bella’ya..

özetle (Bella'dan): Üç şeyden emindim. Birincisi Edward bir VAMPİRDİ...İkincisi, ne kadar baskın olduğunu bilemesem de onun bu vampir yanı KANIMA susamıştı. Üçüncüsü ise, koşulsuz ve geri dönülemez bir şekilde ona AŞIK olmuştum.

Bence:

İzlenebilir, çok aman aman değil. Çok özel bir senaryo, müzik falan yok. Değişik bir aşk filmi. Ha devamı olacak Yeni Ay çıktığında izlemeyi düşünüyorum.

Oyunculardan dolayı etkileyici olduğunu düşünüyorum. Özellikle Edward (vampir rolundeki başrol erkek oyuncu) kesinlikle çok iyi oynamış, özellikle bakışlar çok etkileyici.

Bazı sahneler güzel:

- Edward'ın Bellayı sırtına alıp dağın zirvesine çıkarışı,

-çam ağacı üzerinden doğayı seyrediş.





Alacakaranlık -STEPHENIE MEYER

1.9.09

Milyoner - Slumdog Millionaire

"Milyoner" 2009'da,4 Altın Küre, 7 Bafta ödülünün ardından En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Uyarlama Senaryo, En İyi Görüntü Yönetmeni, En İyi Kurgu, En İyi Özgün Müzik, En İyi Şarkı ve En İyi Ses Miksajı dallarında 8 Oscar birden kazandı.


Filmin özeti:

Jamal Malik Mumbai'nin gecekondu mahallelerinden birinde yaşayan 18 yaşında bir yetimdir. Hindistan'da katıldığı bir bilgi yarışmasında 20 milyon rupe kazanmasına sadece bir adım kalmıştır.

Şovun o gecelik bitmesinin ardından Jamal, eğitimsiz olan birinin bu kadar büyük başarıyı ancak hile yoluyla gösterebileceğinden şüphelenilip tutuklanır. Ama yarışmadaki her sorunun cevabıyla o gece Jamal'ın inanılması zor gerçek hikayesi ortaya çıkacaktır. Fakat sadece bir soru gizemini korur...

Slumdog Millionaire, renkli, masalsı ama aynı zamanda son derece gerçekçi bir film. Gerçek dünya ile renkli masallar arasındaki uçurum bu filmde yok. Sokaklarda adeta pisliğin içinde büyüyen, hayatı boyunca aynı kişiyi seven ve onu hayatının amacını yapan bir gencin, parayı, şöhreti ve diğer imkanları iterek "anlamlı" bir hayat yaşama çabasını anlatıyor.


Bence:
Güzel bir film olmuş. İzlenmesi gerekir. senaryo çok güzel düşünülmüş.

aklımda kalan sahnelerden biri Jamal'in abisi Salim'in para dolu kuvetin içinde ölmesi. herşeyi(Kardeşinin gözünün kör edilmesini engellemişti bu istisna) para, şöhret, rahat bir yaşam için yapmıştı. ama bunun bir mutluluk getirmediğini gördü ve kızın gitmesine izin verdi. tabi bu onun öldürülmesi demekti. uğruna yaşadığı paralar içinde can verdi ona bir faydası olmadı.



Filmdeki Jamal,Salim, Latika'yı canlandıran çocuklar çok harika bence büyüklerinden daha çok yakışmışlar :)


İlgili Yazılar

Related Posts with Thumbnails